Geriye dönüp baktığımızda
çocukluğumuz gelir yerleşir aklımıza. Yüzümüzü gülümsetir anılarımız. Özlem duyarız o günlere. Yitip giden çocukluk
dönemi bütün yetişkinlerin ortak alanıdır. Öyle ya… Hepimiz bir zamanlar çocuk
değil miydik?
Ne kadar masumdur
çocuklar. Yalandan dolandan, riyadan, kötü niyetten uzaktırlar. Samimi ve
dostlardır. Çabuk arkadaşlık kurarlar. İşte o iyi arkadaşlardan biri de
kitaplardır.
Kitap okudukça dimağları
genişler çocuklarımızın. Farklı ülkelere yelken açarlar. Başka başka
pencerelerden dünyaya bakmayı öğrenirler. Kelime dağarcıkları gelişir. Duygu ve
düşüncelerini rahatlıkla ifade edebilirler. Hayal kurmayı öğrenirler. Pek çok
bilgiye ulaşırlar kitaplardan. Okuduklarını öğrenirler. Keyifli dakikalar
geçirirler. O kitabın kahramanlarıyla özdeşleştirirler kendilerini. Okumak,
evreni ve insanı tanımaktır. Öyle bir an gelir ki kitabın sadece boş
zamanlarında okunmayacağının farkına varırlar. Kitap okumak için zaman ayırmaya
çalışırlar. Kütüphanelerde, toplu taşım araçlarında, plajlarda ve
mümkün olan her yerde kitap okuyabilirler. Arkadaşlarına hediye olarak kitap alırlar.
Kendilerine armağan edilen kitaplarla mutlu olurlar.